Coşkun Başbuğ yazdı: Türk yüzyılı
İçinde bulunduğumuz günler bana geçmişi hatırlattı.
Trump’ın ilk başkanlık döneminde bir gazeteci arkadaşımıza röportaj vermiştim.
Röportaj konumuz gelecekte dünyanın nasıl şekilleneceği ile ilgiliydi.
Röportajın sonuna geldiğimizde gazeteci arkadaşım işi tamamlamanın verdiği keyifle “hocam bir manşet ver de öyle gidelim.” dedi.
Ben de “Yaz o zaman manşeti, dünyanın geleceği PTT.” dedim.
Şaşkınlık yaşayan gazetecimiz “Hocam o nasıl manşet, PTT’de nereden çıktı” diye bastı kahkahayı.
Ben de “Neye gülüyorsun, dünyanın geleceği Putin, Tayyip, Trump. Formül bu.” dedim.
Uzun uzun gülüştük…
Putin, Tayyip, Trump…
Evet bugün yaşadıklarımızla örtüştüğü için bu hatıratı anlattım.
Yıllar önce bu üçlüye dikkat çekmiştim.
Çünkü üçünün de ortak özellikleri vardı ve üçü de küresel çete için ciddi tehditti.
Üç lider de gözü dönmüş bir yapı tarafından asırlardır dünyanın altının oyulduğunun farkındaydılar.
Yine farkında oldukları bir başka konu da hiçbir ülkenin ya da liderin bu yapıyla tek başına savaşmasının mümkün olmadığıydı.
Bu mantıkla hareket eden üçlü arasında görünmez bir dayanışma ve gönül birliği vardı.
Bu kısa tanımdan sonra şimdi gelin bu liderlerin neden hedef alındıklarına kısa bir göz atalım.
Trump…
Trump, John Kennedy’den sonra küresel çetenin başına gelmiş en büyük felaket.
Beklenmedik bir sürprizle iktidar koltuğuna oturan Trump göreve başladıktan kısa bir süre sonra ezber bozan işler yapmaya başladı.
Söylemleri Amerikan halkında ve dünyada heyecan yarattı.
Her mitingde, konferansta, röportajda, ulusa seslenişte kendine has üslubuyla şöyle diyordu Trump;
“Ekonomiye ağırlık vereceğim.”
“Amerika artık içine kapanacak.”
“Amerikan askerleri evine dönecek. Biz dünyanın jandarması değiliz.”
“Artık Amerikan halkının paralarını, dünyada bitmek bilmeyen aptalca savaşlara harcamayacağım.”
“DEAŞ Terör Örgütünü Başkan Obama döneminde Amerika kurdu.”
“DEAŞ’la mücadele bitmiştir. Artık evimize dönüyoruz.”
Söylemler güzeldi, peki eylem?
Maalesef Trump’ın ilk başkanlık döneminde söylediği bu sözlerin neredeyse tamamı söylemde kaldı, bir türlü eyleme dönüşemedi.
Çünkü küresel çete buna müsaade etmedi.
Karar verildi ve kalemi kırılan Trump bir sonraki seçimde seçimi kazanmasına rağmen sistemin dışına atıldı.
Bu söylenenleri Amerikan tarihinde Trump’tan önce Kennedy yapmayı denedi. Sen misin deneyen, Kennedy ile bir soyunu kuruttular. Ailede öldürmedikleri kişi kalmadı.
Peki, Trump için aynı riskler söz konusu mu?
Elbette…
Yaşıyoruz görüyoruz…
Amerika’nın FETÖ’sü ile savaşan Trump her an Kennedy benzeri bir vaka ile karşılaşabilir.
Zira bir önceki seçimde hileyle alaşağı edilen Trump yılmadı, savaştı ve seçimleri kazanarak bütün ezberleri bozdu.
Her Şey Trump’la Bitiyor mu…
Hiç olur mu…
PTT formülü üç kişiden oluşuyor ve bu formülün Trump haricindeki diğer iki bacağı Putin ve Erdoğan’da hedef durumda.
Her yolu denemelerine rağmen Erdoğan’a ve Türk halkına diş geçiremeyen çete Putin’e yöneldi ve ona Ukrayna’da tarihi bir tuzak kurdu.
Putin Rusya içindeki kripto yapının da etkisiyle kurulan tuzağa düştü ve üç yılı aşkın süredir Ukrayna bataklığında çırpınıp duruyor.
Peki, neler yapıyordu Putin hedefe alınacak?
“Doların tahtı yıkılmalı ve devletler kendi aralarında ticareti milli paralarla yapmalı.”
“Aile yapısını yıkmak isteyenlere savaş açıyorum. Aile bütünlüğünü korumak için bir dizi hukuki tedbir alacağız. LGBT gibi sapkınlıklara yer yok.”
Yaaa Erdoğan…
Trump ve Putin sadece küreselcilerin hedefi.
Erdoğan ise hem küreselcilerin hem de haçlı dünyasının hedefi.
Bu nedenle üç lider arasında en büyük hedef Erdoğan’dır çünkü Erdoğan;
İslam dünyasını uyandırıyor,
Türk dünyasını birleştiriyor,
Turan ordusunun, Kızılelma’nın önünü açıyor,
Küreselcilerin dostları FETÖ ve PKK terör örgütlerini yerle bir ediyor,
IMF’nin ipini çekip Türk Devletleri arasında “Türk Fonu”nu kuruyor,
Savunma sanayinde batı boyunduruğunu kırıp pazarlarına göz dikiyor,
Afrika kıtasını uyandırıyor,
Mazlum devletlerinin umudu oluyor.
Kısacası Erdoğan oyun bozuyor, oyun kuruyor…
İnsanlığı Neler Bekliyor…
Şimdilerde tüm dünyanın gördüğü gibi küllerinden doğmaya çalışan bir Trump ile yaşam savaşı veren Putin gerçeği var.
Dünyanın nefes alması için bu iki liderin acilen zaman zaman yardımlaşarak, zaman zaman paslaşarak ayağa kalkması ve Erdoğan’ın yükünü alacak ataklar yapması gerekiyor.
Bunu başarabilirler mi?
Türkiye’nin desteğini alırlarsa elbette.
Bu nedenle unutmayalım, Türkiye önümüzdeki dönemde dünya gündeminde en çok konuşulan ülke olacak.
Benden söylemesi…
EN SON TV sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.