Dolar 27,4465
Euro 28,8052
Altın 1.615,28
BİST 8.486,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Az Bulutlu
İstanbul
22°C
Az Bulutlu
Sal 23°C
Çar 24°C
Per 23°C
Cum 24°C

Kızamık’ vakalarında, artış korkutuyor,!

Kızamık vakalarında artışın yaşandığı bu günlerde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin’den uyarı geldi. Dr. Seçkin, kızamık vakalarının artmasını önlemek için çocukluk çağı aşılamalarının eksiksiz yapılması gerektiğini vurguladı. Habertürk’ten Demet Demirkır’ın haberi

Kızamık’ vakalarında, artış korkutuyor,!
REKLAM ALANI
30 Haziran 2023 06:05
45

Son zamanlarda hızla artan kızamık vakalarına karşı uzmanlar uyarıyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, son derece bulaşıcı, ciddi bir viral hastalık olan kızamıktan korunmanın tek yolu aşıdan geçiyor. Aşı 1963 yılında piyasaya sürülmeden ve yaygın aşılama başlamadan önce, büyük salgınlar yaşanıyor ve her yıl tahminen 2.6 milyon kişi hayatını kaybediyordu.

Kızamığa paramiksovirüs ailesinden bir virüs neden oluyor ve doğrudan temas ve hava yoluyla geçiyor. Virüs solunum yollarını enfekte ediyor, ardından vücuda yayılarak ciddi hastalıklara, komplikasyonlara ve hatta ölüme neden oluyor.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, “Kızamık oldukça tehlikeli bir hastalıktır ve neredeyse koronavirüsten daha fazla insanın ölümüne yol açıyor. Aşı bulunmadan önce çok ciddi ölümlü vakalar meydana geliyordu. Kızamık çok iyi bir hastane bakımına rağmen üçte bir ölümle sonuçlanabilecek kadar ciddi bir enfeksiyondur. Kızamık aşısının tek dozunun bile koruyuculuğu yüzde 95’tir. Yüzde 5 ihtimalle hastalığa yakalanan kişi de hastalığı daha hafif atlatır. İkinci doz yapıldığında da koruyuculuk daha da artar ve hayat boyu kişiyi korur” dedi.

Kızamığın solunum yoluyla çok kolay bir biçimde bulaşabileceğini kaydeden Dr. Seçkin, “Toplu taşımalarda, okullarda, kalabalık ortamlarda kızamık hastası varsa bu hastalığı kapmamak neredeyse imkansızdır. Kişi bu enfeksiyonu kaptıktan 7-14 gün sonra ilk hastalık bulguları başlar. İlk önce yüksek ateş, eklem ve kas ağrısı, kusma, öksürük, nezle, gözlerde iltihap, göz etrafında ödem, ishal gibi koronavirüs benzeri bulgular olabiliyor. Yüksek ateş 5-7 gün sürebilir ve burada hiçbir döküntü olmaz. Ardından döküntü başlıyor ve hastalığın tanısı kolaylaşıyor.”

Son zamanlarda kızamık vakalarındaki artışının en önemli nedenlerinden birinin aşı karşıtlığı olduğunu kaydeden Dr. Şirin, “Aşı karşıtları pandemi döneminde aşıya karşı çok güçlü kampanyalar yürüttü, insanların bir miktar aklı karıştı ve tüm aşılara karşı bir güvensizlik oluştu. DSÖ pandemi döneminde 25 milyon çocuğun kızamık aşısının eksik olduğunu açıkladı. Bu her yıl böyle devam ederse giderek artacak. Bu nedenle kızamığın görülmemesi için tek yol aşılanma ve sürü bağışıklığıdır. Sürü bağışıklığında toplumun yüzde 95’i aşılı olunca kızamığı görmüyoruz ama pandemide bu oran yüzde 81’e geriledi ve dünyadaki birçok ülkede kızamık vakaları yüzde 400 arttı” diye konuştu.

15-20 yaşını geçen kişilerde her çeşit virütik hastalığın daha ağır geçtiğini belirten Dr. Şirin, “Yaş büyüdükçe ölümle sonuçlanma oranı da giderek artıyor. Tedavide de pek seçeneğimiz yok. Kızamığın kendisi ciddi zatürre yapabiliyor. Zatürre veya kulak enfeksiyonu oluşursa hastaya antibiyotik veriyoruz. Yüksek doz A vitamini veriyoruz; çünkü bu, enfeksiyonda ölüm oranlarını ciddi oranda azaltıyor. Serum kullanabiliyoruz ama her hastanede bulunamayabiliyor. Bir de antivirütik bir ilaç kullanıyoruz. Ağır vakalarda muhakkak kullanmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Aşısı olmayan herkesin her yaşta aşılanabileceğini söyleyen Dr. Şirin, “Aşı olup olmadığını bilmeyen kişiler de yeniden iki doz aşı yaptırabilir. Hamilelere ve hamile kalmayı planlayanlara aşı yapamayız; çünkü bu aşılar canlı aşılardır. Aşı olan kişilere de en az 3 ay geçtikten sonra hamile kalması önerilir. Kemoterapi, radyoterapi gören kanser hastaları veya AIDS gibi bağışıklık sistemi zayıf kişilere de canlı aşılar yapılamaz” dedi.

REKLAM ALANI
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

sasinia.org vusak.org denemebonususiteler.com iklimplatformu.org